a
Ana SayfaLâsiyyemat19. Kıymeti gulv-u mutlak içinde olduğu hâlde bir rahiset-i mutlakada icad edilmesi

19. Kıymeti gulv-u mutlak içinde olduğu hâlde bir rahiset-i mutlakada icad edilmesi

Lâsiyyemat mütalaasına kaldığımız yerden devam ediyoruz:

5. Kıymeti gulv-u mutlak içinde olduğu hâlde bir rahiset-i mutlakada (yani hadsiz bir kıymet içinde olduğu hâlde hadsiz bir ucuzlukta) icad edilmesi:

Üstadımız bu maddeyi şöyle ifade etmişti:

وهي أنّا نشاهد في صحيفة الأرض إيجادا بديعا حكيما… في رخيصيةٍ مطلقة وقيمتُه في غلو مطلق

“O fıkralar şunlardır ki: Sahife-i arzda, kıymeti gulv-u mutlak içinde olduğu hâlde bir rahiset-i mutlakada, bedi ve hakîm bir icadı gözümüzle görüyoruz.”

Eşyanın kıymetinin son derece gulv-u mutlak (hadsiz bir kıymet) içinde olması sanatı cihetiyledir.

İnsanın yaptığı eserlerde sanat ciheti yükseldikçe eserin fiyatı yükselir. Ucuz olan şeylerin ise pek sanatı olmaz. Çünkü bir eseri sanatla yapmak yüksek bir kabiliyet, uzun bir zaman ve çok emek ister. Fiyat da buna göre olur.

Allah’ın eserleri ise hem sanatlıdır hem de ucuzdur. Çünkü kudret-i İlahiye nihayetsizdir.

– Allah için baharı yaratmak bir çiçeği yaratmak kadar kolaydır.

– Öldükten sonra bütün insanları haşretmek bir sineğin ihyası kadar kolaydır.

– Cenneti icat etmek bahçemizi icat etmek gibi zahmetsizdir.

– Galaksileri sevk ve idare etmek bir zerrenin idaresi gibi basittir.

Haddizatında Allah hakkında kolay-zor, büyük-küçük gibi kavramlar yoktur. Her şey kudretine müsavidir.

İşte bu sebeple, her bir varlık -antika bir sanat eseri olması cihetiyle- nihayetsiz kıymetli iken, her tarafta bulunması ve kolayca ele geçmesi cihetiyle son derece ucuzdur. Ucuzluk bolluktan geliyor; bolluk da kudretin sonsuzluğundan neşet ediyor.

Bu delilin tefekküründe önce eşyaya bakalım ve üzerindeki sanatı görelim. Sonra da bu sanata rağmen ne kadar ucuz olduğunu düşünelim:

Mesela insanın gözüne, kulağına, diline ve diğer azalarına bakalım… Her bir aza nihayetsiz bir sanatla yaratılmış. Sadece sanat eseri de değil, bir de işlevi ve vazifesi var. Bu cihetle hadsiz kıymettedir. Buna rağmen ne kadar ucuz! Her doğan bebeğe bu azalar ücretsiz takılıyor. Hiçbir şey ödemeden bu azalara sahip olmuşuz.

Yine mesela meyvelere bakalım… Üzüme, elmaya, portakala, kavuna ve diğer meyvelere nazar edelim. Ülfet sebebiyle bunların üzerindeki sanatı ve kıymeti göremiyoruz. Hâlbuki hepsi bir mucize-i sanat!.. Allahu Teâlâ bu sanat eserlerini ağaçların dallarında teşhir ediyor ve hepsini bize çok ucuz bir bedelle satıyor.

Biraz da hayvanata bakalım. Kuşa, balığa, böceğe, kıymetsiz addettiğimiz sineğe ve diğer hayvanata nazar edelim… Her biri ne kadar sanatlı yaratılmış, bir mucize-i sanat olmuş; bununla da hadsiz bir kıymet kazanmış. Bunların resmini çizenlere ödül veriliyor; Sâni-i Hakiki olan Allah’tan ise gaflet ediliyor!

Her bir hayvan antika bir sanat eseri olmakla birlikte ne kadar ucuz! Mesela bir yaz mevsiminde sineklerden milyonlar, milyarlar yaratılıyor. Kuşlardan, balıklardan, böceklerden, hadsiz fertler icat ediliyor.

Bu delilden ödevimiz şu olsun: İnternetin nimet cihetini kullanalım ve “hayvanlar” yazıp aratalım. File, aslana, kaplana, zürafaya ve diğer hayvanata bakalım ve Allah’ın sanatını temaşa edelim. Sonra “ilginç hayvanlar” yazıp aratalım. Hiç görmediğimiz hayvanların resimleri üzerinde Allah’ın Sâni ismini tefekkür edelim. Her varlığın nasıl bir antika-i sanat olup hadsiz bir kıymete sahip olduğunu hakka’l-yakîn görelim. Daha sonra bu sanatlı mahlukatın ne kadar ucuz olduklarını tefekkür edelim. Ucuz olmalarına rağmen sanatlarından hiçbir şey kaybetmediklerini düşünelim. Tabii bu tefekkürü yaparken, bu manaya uygun isimlerle Allah’ı zikir ve tesbih edelim.

Yazar: Sinan Yılmaz

Paylaş:
Bu Makaleyi Değerlendirin