8. Râbian: Esma-i İlahiyenin definelerindeki cevherleri, manevi cihazat mizanlarıyla…
On Birinci Söz’ün mütalaasına kaldığımız yerden devam ediyoruz:
Râbian: Esma-i İlahiyenin definelerindeki cevherleri, manevi cihazat mizanlarıyla tartıp bilmek makamında, tenzih ve medih vazifesine başladılar. (11. Söz)
İnsanın bir vazifesi de şudur: Esmâ-i İlahiyenin definelerindeki cevherleri, manevi cihazat mizanlarıyla tartıp bilmek ve daha sonra tenzih ve medih vazifesini eda etmek…
Define: Kıymetli şeylerin saklandığı yer veya sandukçadır.
Cevher: Kıymetli taştır.
Üstadımız, esmâ-i İlahiyeyi defineye benzetmiş ve bu definenin cevherlerinden bahsetmiş. Bunu herhâlde şöyle anlamak gerekir:
Mesela suret veren manasındaki “Musavvir “ ismi bir definedir. Bu isim her mahlukta farklı bir şekilde tecelli ederek o mahluka farklı bir suret vermiştir. Balıklardan kuşlara, çiçeklerden kar tanelerine kadar her bir mahluk, farklı suretiyle Musavvir isminin tecellisine bir ayna olmuştur. İşte bu farklı tecelliler ism-i Musavvir definesinin cevherleridir.
Demek, her bir ismi bir define kabul ettiğimizde, o ismin yüz binler farklı tecellileri o definenin cevherleri oluyor.
İnsanın vazifesi ise o cevherleri manevi cihazat mizanlarıyla tartıp bilmek ve daha sonra tenzih ve medih vazifesini eda etmektir. Yani:
– İlk önce define hükmündeki ismin cevherlerini yani esmâ-i İlahiyenin tecellilerini seyredecek,
– Sonra o ismin tecellisindeki mükemmelliği görecek,
– Daha sonra da o ismi her türlü kusur ve noksanlıktan tenzih edip methedecek.
Cenab-ı Mevla, bu vazifeyi hakkıyla yapanlar zümresine bizleri de dâhil eylesin. Âmin!
Yazar: Sinan Yılmaz