77. Hem mana cihetiyle iki ayet, iki cereyana işaretleri ve münasebetleri ve tetabukları…
Soru: Kastamonu Lahikası (Yeniasya Yayınları’na göre) 32. Mektup’tan bir hususu size sormak istiyorum. Sondan bir önceki paragrafta şöyle denilmiş:
“Hem mana cihetiyle iki ayet, iki cereyana işaretleri ve münasebetleri ve tetabukları çok kuvvetli bulunduğundan nakıs bir tevafuk ve zayıf bir emare dahi kâfidir.”
Bu mektubun başından beri sadece İbrahim suresi 24. ayetten bahsediliyor. Bahsi geçen başka bir ayet yok. Bu paragrafta “iki ayet” diye kastettiği ayetler hangi ayetlerdir?
Elcevab: Kastedilen ikinci ayet -mana ve üslup cihetiyle 24. ayete benzeyen- 26. ayettir. 24 ve 26. ayetleri birbirine kıyasla okuduğumuzda bunu daha iyi görebiliriz. 24. ayet şöyledir:
اَلَمْ تَرَ كَيْفَ ضَرَبَ اللّٰهُ مَثَلًا كَلِمَةً طَيِّبَةً كَشَجَرَةٍ طَيِّبَةٍ اَصْلُهَا ثَابِتٌ وَفَرْعُهَا فِي السَّمَٓاءِ
“Görmedin mi ki Allah nasıl bir örnek vermiştir: Güzel bir söz, güzel bir ağaç gibidir ki onun kökü sabit, dalları ise göktedir.” (İbrahim 24)
26. ayet de şöyledir:
وَمَثَلُ كَلِمَةٍ خَبِيثَةٍ كَشَجَرَةٍ خَبِيثَةٍ اجْتُثَّتْ مِنْ فَوْقِ الْاَرْضِ مَا لَهَا مِنْ قَرَارٍ
“Kötü söz ise kötü bir ağaç gibidir. Onun kökü yerin üstünden koparılmış, kararı kalmamıştır.” (İbrahim 26)
Görüldüğü üzere, 26. ayet sanki 24. ayetin devamı gibidir. Bu sebeple deriz ki: Üstadımızın, “Hem mana cihetiyle iki ayet” ifadesiyle kastettiği ayetler 24 ve 26. ayetlerdir.
Dua eder, dua bekleriz.
Yazar: Sinan Yılmaz