a
Ana SayfaKabir Hayatı18. “Kabirlerin içindekiler dışarı çıkarıldığı zaman, insanoğlu ne yaptığını ve ne yapmadığını bilir.” ayetinin izahı

18. “Kabirlerin içindekiler dışarı çıkarıldığı zaman, insanoğlu ne yaptığını ve ne yapmadığını bilir.” ayetinin izahı

Kabir hayatını inkâr edenler diyor ki:

— İnfitar suresi 4. ayette şöyle buyrulmuş: “Kabirlerin içindekiler dışarı çıkarıldığı zaman, insanoğlu ne yaptığını ve ne yapmadığını bilir.” Bu ayette, insanın ne yaptığını ve ne yapmadığını kabirden çıktığında bileceği haber verilmiştir. Hâlbuki kabir hayatı inancına göre, kişi daha kabirde iken ne yaptığını ve ne yapmadığını biliyor. Demek, kabir hayatı inancı bu ayetin ifadesine zıttır.

Onların bu sözlerine karşı hemen birkaç ayet-i kerime gösterelim:

Fussılet suresi 30 ve 31. ayetlerde şöyle buyrulmuş:

إِنَّ الَّذِينَ قَالُوا رَبُّنَا اللَّهُ ثُمَّ اسْتَقَامُوا تَتَنَزَّلُ عَلَيْهِمُ الْمَلاَئِكَةُ أَلاَّ تَخَافُوا وَلاَ تَحْزَنُوا وَأَبْشِرُوا بِالْجَنَّةِ الَّتِي كُنْتُمْ تُوعَدُونَ نَحْنُ أَوْلِيَاؤُكُمْ فِي الْحَيَاةِ الدُّنْيَا وَفِي الْآخِرَةِ وَلَكُمْ فِيهَا مَا تَشْتَهِي أَنْفُسُكُمْ وَلَكُمْ فِيهَا مَا تَدَّعُونَ

“Şüphesiz ‘Rabbimiz Allah’tır.’ deyip sonra dosdoğru olanlar var ya, onların üzerine melekler iner ve der ki: Korkmayın, üzülmeyin, size vaat edilen cennetle sevinin. Biz dünya hayatında da ahirette de sizin dostlarınızız. Cennette sizin için canınızın çektiği ve istediğiniz her şey vardır.” (Fussılet 30-31)

Bakın, bu ayetlere göre, daha insan ölmeden önce son nefesinde amelinin karşılığının ne olacağını biliyor. Melekler onu amelinin karşılığı olan cennetle müjdeliyor. Hem bu haber verme sadece müminlere de has değildir. Kâfirler ve günahkârlar için de geçerlidir. Dilerseniz buna da bir örnek verelim:

En’am suresi 93. ayet-i kerimede şöyle buyrulmuş:

وَلَوْ تَرَى إِذِ الظَّالِمُونَ فِي غَمَرَاتِ الْمَوْتِ وَالْمَلآئِكَةُ بَاسِطُوا أَيْدِيهِمْ أَخْرِجُواْ أَنْفُسَكُمُ الْيَوْمَ تُجْزَوْنَ عَذَابَ الْهُونِ بِمَا كُنْتُمْ تَقُولُونَ عَلَى اللَّهِ غَيْرَ الْحَقِّ وَكُنتُمْ عَنْ آيَاتِهِ تَسْتَكْبِرُونَ

“O zalimleri ölüm şiddeti içindeyken bir görseydin! Melekler onlara ellerini uzatırlar ve derler ki: Ruhunuzu teslim edin! Allah’a karşı haksız şeyler söylediğinizden ve O’nun ayetlerine karşı kibirlendiğinizden dolayı bugün alçaltıcı bir azapla cezalandırılacaksınız.” (En’am 93)

Bakın, bu ayette de zalimlerin ölüm anında iken akıbetlerini öğrendikleri haber veriliyor. Demek, insan ne yaptığını ve neyi yapmayıp terk ettiğini daha son nefesinde öğreniyor. Kabirden çıkışı beklemeye gerek yok!

Kişinin son nefeste akıbetini öğreneceğiyle ilgili o kadar çok ayet var ki bu hususta özel bir eser hazırlanabilir. Biz meseleyi uzatmamak için iki ayetle iktifa ediyor ve kabir hayatını inkâr edenlere şu soruyu sormak istiyoruz:

— Hani insan ne yaptığını ve ne yapmadığını -yani akıbetini- sadece kabirden çıktığında bilirdi?

Bakın, gösterdiğimiz ayet-i kerimelerde, insanın kabre girmeden önce akıbetini öğrendiği beyan buyrulmaktadır.

— Bu ayetlere karşı ne dersiniz?

— Bu ayetleri hiç mi görmüyorsunuz?

Nasıl da Kur’an’la insanları aldatıyorsunuz! Ayetlerin bir kısmını saklıyor, bir kısmını da zorlama izahlarla bozuyorsunuz. Allah sizlerin şerrinden ümmet-i Muhammed’i muhafaza eylesin!

Yaptığımız izaha şunu da ilave etmek istiyorum:

İnsanın her makamda bildikleri azlık veya çokluk arz eder. Ölüm anında kişinin bildiği, kabirden çıkarken bildiğine kıyasla az olabilir. Kabirden çıkarken bildiği de hesap anında bileceği şeylere kıyasla azdır.

Mesela İsra suresinin 13 ve 14. ayetlerinde şöyle buyrulur:

وَنُخْرِجُ لَهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ كِتَابًا يَلْقَاهُ مَنشُورًا اقْرَأْ كَتَابَكَ كَفَى بِنَفْسِكَ الْيَوْمَ عَلَيْكَ حَسِيبًا

“Açılmış bulacağı bir kitabı onun için kıyamet gününde çıkarırız. ‘Kitabını oku! Bugün hesap görücü olarak nefsin sana yeter!’ deriz.” (İsra 13-14)

Demek, insanın kabirden çıktığında bildiği şeyler, o gün bileceği şeylere kıyasla çok azdır. Mahşer günü hesap inceden inceyedir.

İnsan ölüm anında gideceği yeri bilir. Kabirde ameline göre muamele görür. Kabirden çıktığında ahiret ahvallerine çok daha fazla vakıf olur ve neyi yapıp neyi yapmadığını daha iyi anlar. Hesap meydanında eline defteri verildiğinde ve azaları konuşturulduğunda ise artık her şey tastamam ortaya çıkmış olur. Dolayısıyla ayetlerde birbirine zıtlık yoktur. Her ayet farklı bir makamdan haber vermektedir.

Hatta insan bu dünyada yaşarken dahi ne yaptığını ve ne yapmadığını bilmektedir. Mesela 70 yaşında bir insana sorsanız:

— Ne amel yaptın ve neleri yapmadın?

Size yaptıklarını ve terk ettiklerini bir bir anlatır. Yani insanın ne yaptığını bilmesi için ille de kabirden çıkması gerekmemektedir. Bu dünyada da bilir. Ama kabirden çıkış anı günahkârlar için pişmanlığın tavan yaptığı bir andır. Bu sebeple, bu bilginin oraya hasrı çok manidar ve yerindedir.

Yazar: Sinan Yılmaz

Paylaş:
Bu Makaleyi Değerlendirin