3. Sahabeler tespih veya benzeri şeyler kullanmış mıdır?
Bu dersimizde Selefîlerin şu sözüne cevap vereceğiz. Onlar diyor ki:
— Sahabeler tespih kullanmamıştır. Onlar tesbih çekerken sadece parmaklarını kullanmıştır. Bu da ispat eder ki zikir esnasında tespih kullanmak caiz olmayan bir uygulamadır.
İşte onlar böyle diyor. Biz de onlara diyoruz ki:
— Allah’tan korkun! Hadisleri araştırmayı bilmeyenleri bu sözlerle kolayca aldatıyorsunuz. Peki, şimdi size nakledeceğimiz 10 hadisi neyle izah edeceksiniz?
Birinci hadisimiz İmam Tirmizî, Hakîm ve İmam Taberânî’nin, Hazreti Safiyye Validemizden rivayet ettikleri şu hadistir: Hazreti Safiyye diyor ki:
Resulullah (a.s.m.) yanıma girdi. Önümde tesbih çekmekte olduğum dört bin hurma çekirdeği vardı. Peygamberimiz (a.s.m.): “Nedir bunlar ey Huyey’in kızı?” dedi. Ben: “Onlarla tesbih ediyorum.” dedim. Peygamberimiz (a.s.m.): “Senin başında dikildiğimden beri bunlardan daha çok tesbih ettim.” dedi. Ben: “Onu bana da öğret, ey Allah’ın Resulü!” dedim. Peygamberimiz (a.s.m.): سُبْحَانَ اللَّهِ عَدَدَ مَا خَلَقَ مِنْ شَيْئ “Allah’ı yarattığı şeyler adedince tesbih ederim.” buyurdu. (Tirmizî, 3563; Hakîm, I, 547; Taberânî, I, 494-495)
Bu hadiste Hazreti Safiyye Validemiz hurma çekirdekleriyle tespih çekiyor; Peygamberimiz (a.s.m.) ise onu yasaklamıyor. Ona külli ve büyük sayılarla tesbih çekmesini nasihat ediyor.
Şimdi sorumuz şu:
— Tesbihi hurma çekirdekleriyle saymak caiz olmasaydı Hazreti Safiyye sayar mıydı?
Hadi bilmeden saydı diyelim.
— Bu durumda, Peygamberimiz (a.s.m.) onu gördüğünde bu işi ona yasaklamaz mıydı? Bir harama karşı Peygamberimizin sükût etmesi ve onu menetmemesi mümkün müdür?
Eğer menetmemişse, bu caizdir demektir. Burada menetmemiştir. Demek tesbihi hurma çekirdekleriyle saymak caizdir.
— Peki, hurma çekirdekleriyle saymak caizse, tespih taşlarıyla saymak neden caiz olmasın?
Elbette bu da caizdir. Şimdi Selefîlere diyoruz ki:
— Hani sahabelerden hiç kimse tesbihi taş ve çekirdekle saymamıştı? Hazreti Safiyye’yi sahabeden saymıyor musunuz? Hem hani bu hususta Peygamberimizin hiçbir sünneti yoktu? Peygamberimizin karşı çıkmaması takriri sünnet değil midir?
Bilmeyenler için, takriri sünnet, Peygamberiz (a.s.m.)’ın sahabelerde görüp de mâni olmadığı şeylerdir. Tesbih çekerken çekirdek ve benzeri şeyler kullanmak bu çeşit bir sünnettir.
Bu konudaki ikinci hadisimizi Ebû Dâvûd, Tirmizî, Nesâî, İbni Mâce, İbni Hibban ve Hakîm, Sa’d b. Ebî Vakkas Hazretlerinden nakletmiştir. Bu rivayeti İmam Tirmizî hasen, Hakîm ise sahih kabul etmiştir. Hadis-i şerif şöyledir:
Sa’d b. Ebî Vakkas ve Peygamberimiz (a.s.m.) bir kadının yanına girdiler. Kadının önünde hurma çekirdekleri veya küçük taşlar vardı. Kadın bunlarla tesbih çekiyordu. Bunun üzerine Peygamberimiz (a.s.m.): “Bundan daha kolay olanı haber vereyim mi?” buyurdu… (Ebû Dâvûd, 1500; Tirmizî, 3577; Nesâî, 1355; İbni Hibban, 837; Hakîm, I, 548)
Hadisin devamını sözü uzatmamak için nakletmiyorum. Biz meselemize bakan kısma odaklanalım. Peygamberimiz (a.s.m.) bir kadını taşlarla tesbih çekerken görüyor ve onu bundan menetmiyor. Bir önceki hadiste yaptığımız tahlil aynen bu hadis için de geçerlidir. Sözü uzatamamak için tekrar etmiyorum.
Bu konudaki üçüncü hadisimizi İmam Buhârî, Begavî, İbni Asakir ve daha başkaları rivayet etmiştir. Peygamberimiz (a.s.m.)’ın azatlı kölesi olan Ebû Safiyye’nin önüne bir yaygı konulur ve içinde taşlar bulunan bir sepet getirilirdi. Onunla günün yarısına kadar tesbih çekerdi. Sonra sepet kaldırılırdı. Birinciyi kılınca o sepet tekrar getirilir; onunla akşama kadar tesbih ederdi. (Buhârî, et-Târihu’l-Kebir; Begavî, Mu’cemu’s-Sahabe; İbni Asakir, Tarih)
Aslında her hadis üzerinde bir tahlil yapmak istiyorum. Ancak böyle yaparsam ders çok uzayacak. Dersi uzatmamak için sahabe uygulamalarını tahlilsiz nakledip sonra hepsi üzerinde tek bir tahlil yapalım.
Bu konudaki dördüncü hadisimiz şudur: Ahmed İbni Hanbel, Yunus b. Ubeyd’den, annesinin şöyle dediğini naklediyor: Ebû Safiyye ki o, Resulullah’ın ashabındandı ve komşumuz idi. Küçük taşlarla tesbih çekerdi. (Ebû Nuaym, Mu’cemu’s-Sahabe, V, 2398)
Beşinci hadisimiz İbni Ebî Şeybe’nin Sa’d b. Ebî Vakkas’ın kölesi Hakim İbni’d-Deylemi’den rivayet ettiği şu hadistir: Sa’d b. Ebî Vakkas taşlarla veya hurma çekirdekleriyle tesbih çekerdi. (İbni Ebî Şeybe, 7741)
Altıncı hadisimiz İbni Sa’d Hazretlerinin Hazreti Fatıma hakkındaki şu rivayetidir: Fatıma düğüm atılmış bir iple tesbih çekerdi. (İbni Sa’d, VIII, 468, Dâru Türâsi’l-Arabî, 1417)
Yedinci hadisimiz Nuaym b. Muhriz’in şu rivayetidir: Ebû Hureyre’nin iki bin düğümlü bir ipi vardı. Onunla tesbih çekmedikçe uyumazdı. (Ebû Nuaym, Hilyetü’l-Evliya, I, 468)
Sekizinci hadisimiz Ahmed İbni Hanbel’in şu rivayetidir: Ebû’d-Derda’nın bir kese içinde, Acve hurması çekirdeklerinden hurma çekirdekleri vardı. Sabah namazını kılınca onları teker teker çıkarıp onlarla tesbih çekerdi. (Ahmed İbni Hanbel, ez-Zühd, 175)
Dokuzuncu hadisimiz İbni Ebî Şeybe’nin Ebû Said-el Hudrî’den naklettiği şu hadistir: Ebû Said-el Hudrî taşlarla tesbih çekerdi. (İbni Ebî Şeybe, Musannaf, 7742)
Onuncu hadisimiz de şu: İbni Ebî Şeybe, Hazreti Zâzân’ın şöyle dediğini naklediyor: Ümmü Ya’fur’dan tespihlerini aldım. Ali’ye vardığımda Ümmü Ya’fur: “Tespihlerimi geri ver.” dedi. (İbni Ebî Şeybe, 7744)
Kardeşlerim, inanın bu konuda 10 değil, 50 hadis nakledebiliriz. Hepsini nakletsek ders çok uzayacak. Bu sebeple 10 taneyle yetiniyoruz.
Bu nakillerden sonra, şimdi Selefîlere diyoruz ki:
— Ey Selefîler! Hani tespih kullanma hakkında tek bir sahabe uygulaması yoktu?
— Peygamberimizin eşi Hazreti Safiyye sahabe değil mi? Kızı Hazreti Fatıma sahabe değil mi? Sa’d İbni Vakkas sahabe değil mi? Ebû Hüreyre sahabe değil mi? Ebû Said-el Hudrî sahabe değil mi? Ve diğerleri sahabe değil mi?
— Hem hani Peygamberimiz (a.s.m.)’ın bu konuda hiçbir sünneti yoktu. Efendimiz (a.s.m.)’ın taş veya hurma çekirdekleriyle tespih çekenleri görmesi ve bu hadise karşısında sükût etmesi takriri sünnet değil midir?
Hadi bütün bu naklettiğimiz hadisleri bir kenara koyalım. Şimdi size başka bir şey söyleyeceğim:
Sizin itikattaki imamınız İbni Teymiye. Biz İbni Teymiye’yi kabul etmiyoruz. Onlarca hatasının olduğunu söylüyoruz. Ancak siz onu öve öve bitiremiyorsunuz. Peki, bu konuda İbni Teymiye’ye niçin uymuyorsunuz? Bakın, İbni Teymiye Mecmûu’l-Fetâvâ eserinde şöyle diyor:
— Zikrin parmaklarla sayılması sünnettir. Zikrin küçük taşlarla, meyve taneleriyle ve benzeri şeylerle sayılmasına gelince, bu güzel bir iştir. Sahabelerden böyle edenler vardı. Nebi (a.s.m.) müminlerin annesini küçük taşlarla zikrederken gördü ve buna itiraz etmedi. Ebû Hüreyre’nin de bunlarla zikrettiği rivayet edilmiştir. Boncuk ve benzerlerinin uygun dizilmiş şekliyle -yani tespihle- zikre gelince, insanlardan bunu hoş görenler ve hoş görmeyenler vardır. Niyet iyi olunca, bu amel mekruh olmayan bir amel olur. (Mecmûu’l-Fetâvâ, 22/506)
İşte imamınız İbni Teymiye böyle diyor. İmamınızın sözünü niçin dinlemiyorsunuz? İşinize gelince “Büyük İmam” diyorsunuz; iş sözünü dinlemeye gelince kulağınızı tıkıyorsunuz. Allah size hidayet etsin!
Yazar: Sinan Yılmaz